in

Hayvanlarla ilgili atasözleri ve deyimler

Atasözleri, geçmişten günümüze kadar gelen öğüt verici, kalıplaşmış cümlelerdir. Hayvanlarla ilgili atasözleri ve deyimlerden bazılarına bir göz atalım

Geçtiğimiz gülerde Gazeteci Sedef Kabaş, Cumhurbaşkanı’na “Büyükbaş hayvan bir saraya girdiği zaman o kral olmaz” sözleriyle nedeniyle tutuklandı.

Sedef Kabaş’ın atasözünü kullanmasının mahkeme tarafından hakaret sayılması eleştiri konusu oldu.

Kabaş’ın kullandığı “Öküz saraya çıkınca kral olmaz. Ama saray ahır olur” ifadesi Türkiye’de yaygın kullanılmakta olan Çerkes atasözü olarak biliniyor.

Türkiye’de, tartışma konusu olan atasözü dışında, hayvanlarla ilgili olan ve farklı anlamları vurgulayan atasözleri aslında hiç de az değil.

Kullanıldığında hapis cezası gerektirir mi bilinmez; ama bu ata sözleri en azından bilmenizden de bir zarar gelmez diye düşündük.

İşte Türkçede var olan, “içinde hayvan geçen” atasözleri ve deyimler:

HAYVANLARLA İLGİLİ ATASÖZLERİ

  • At yiğidin yoldaşıdır

Türk atı çok sever. Birçok işlerini onunla arkadaşlık ederek yapar. At Türk’ün savaşta kahramanlık ortağıdır. Yolculuğu onunla yapar, yükünü onunla taşır. Atın özellikleri yiğitle birlikte söylenir.

  • Keçi nereye çıkarsa oğlağı da oraya çıkar

Büyüklerin tuttuğu yol küçüklere örnek olur, onlar da aynı yolu izler. Eğer yaşı büyük olanlar yanlış bir yola sapmışsa yaşı küçük olan da bu yoldan devam edecektir.

  • Karıncadan ibret al, yazdan kışı karşılar

Kişi çalışıp, kazanabildiği zamanı boş geçirmemeli, çalışamayacağı günler için geçimini sağlayacak varlık edinmelidir. Çalışkanlığı ve istifçiliği ile bilinen karıncalar insanlara ‘kötü günlerin’ önlemini iyi günlerden başlayarka alınması gerektiğini öğretir.

  • Yumurtlayan tavuk bağırgan olur.

Çalışan ve verimli kişi, kendini göstermek ve yaptığını herkese duyurmak için sesini yükseltir. Var etmek çoğunlukla sancılı bir süreçtir, ve bu süreçteki bağırganlık üretkenliğin kendisinden ileri gelir.

  • At, adımına göre değil, adamına göre yürür.

Bir atın yürümesi ya da koşması, doğrudan insanı bağlıdır; insanı ne isterse onu yapar; koşar, durur ya da yavaş gider. Bir işin akışı da böyledir. İşin sonucu, verimli yahut verimsiz oluşu, o işi yapanın bilgi, beceri çaba ve tutumuna bağlıdır.

  • Arı, kızdıranı sokar

Hiçbir insan durup dururken çoklukla birinin canını yakmaz. Kişi ancak kendisini kızdırıp bunaltana, sataşıp ilişene, kötülük yapana karşı ister istemez eyleme geçer; saldırır ve zarar verir.

  • Bülbülün çektiği dili belası

Bülbül güzel öttüğü için kafese konulmuş özgürlüğünü kaybetmiştir. Kişi bundan ibret almalı dilini tutmalıdır. Düşünülmeden söylenen sözler, yersiz konuşmalar insanın başını derde sokar.

  • Deveden büyük fil var

Dünyada bütün makamların üzerinde mutlaka daha üst bir makam bulunmaktadır. Bu durum herhangi bir konuda sözü geçen kişilerden daha üstün kişilerin mutlaka bulunduğu anlamına da gelmektedir.

  • Ağaca çıkan keçinin dala bakan oğlağı olur

Büyüklerin küçükler üzerinde büyük bir etkisi vardır. Çocuklar çokluk büyüklerini örnek alırlar. Onlardan ne görürlerse onu yapmaya çalışırlar. Bu sebeple anne-babanın çocuklar büyüklerin de küçükler üzerindeki etkisi eğitim açısından oldukça önemlidir.

  • Tilkinin dönüp dolaşıp geleceği yer kürkçü dükkânıdır

Meslek veya alışkanlık gereği olan bir sonuçtan kaçınılmaz. Daha önce kopup ayrılmış olsa da kişi bağlı olduğu çevreye işe veya bir alışkanlığa eninde sonunda şu ya da bu sebepten ötürü döner.

  • Alamadığın hayvanı kuyruğundan tutma

Almayacağın bir şeye, işinde çalıştırmayacağın kimseye, alacakmışsın, çalıştıracakmışsın gibi yakın ilgi gösterme, umut verme.

HAYVANLARLA İLGİLİ DEYİMLER

  • Aslan yürekli

Yılmaz, hiçbir şeyden korkmayan, yiğit, kahraman anlamlarında kullanılan bir deyimdir. Üstlendiği için tam anlamıyla ve hakkıyla gerçekleştiren, tamamlayan kişiler için de kullanılan bir deyimdir.

  • Yılan hikayesi

Yılan hikayesi, bildiğiniz gibi bir türlü sonuca bağlanamayan ve uzayıp giden, konularda kullanılan tabirdir: Bir işin gecikmesi, durup durup gündeme gelmesi ve gerçekleşmemesi  durumlarında söylenen bir sözdür.

  • Kuş uçmaz, kervan geçmez

Bu deyim genellikle ne insanların ne de yerleşimin olmadığı alanları tanımlamak için kullanılmaktadır. Böyle yerler ıssız ve sapa olurlar. Dağ başları, uçsuz bucaksız ovalar için bu atasözü kullanılabilir. Aynı zamanda zamanında insanların yaşadığı fakat bugün terk edilmiş olan köyler ve kasabalar için de yine bu deyim kullanılmaktadır. Yaşamın olduğu fakat ulaşımın olmadığı yerler için de kullanılır.

  • Bulanık suda balık avlamak

Karışık bir durumda kendi çıkarlarını korumak ve onları arttırmak için uğraşan kişiler için bulanık suda balık avlamak deyiminden yararlanılmaktadır. Bu kişiler ihtiyaç çözüme kavuşturulması uğraşmak yerine kendi çıkarları için daha çok zor hale bile getirilebilir. Bu bazı insanların kişiliklerini de oluşturmaktadır.

  • Deve kini

Deve kini deyimi, karşılaşılan durumun geçici olmadığını ve sürekli olarak kin duyulmaya devam edileceğini vurgular. Yaşanan kinin her durumdan bağımsız olarak yaşanmaya devam edeceğini belirtir. Duyulan kin zamanla azalmayacaktır ve nefret daim olacaktır.

  • Keçileri kaçırmak

Sosyal ve toplumsal olaylara uyum sağlayamayıp düşünce dengesini bozmak, aklını kaybetmek.

  • Bülbül gibi şakımak

Güzel ve etkileyici sözleri yüksek sözle söylemek. Çok güzel bir sesle güzel şarkılar söyleyerek etrafını etkilemek.

  • Arı gibi çalışmak

Arı gibi çalışmak ifadesi, normal tempodan daha fazla ve verimli bir şekilde çalışmak. Planlı olarak çalışmak veya gurup çalışması yapmak içinde kullanılabilir.

Göl dondu… Ördek ve karabatakları vatandaşlar besledi

Üretime ara verdiler, mama dağıttılar