Dilşad Karan
Başrolünde hayvanların oynadığı muhteşem filmler var… İşte, dünya sinemasından hayvanların başrollerde bulunduğu, onların iç dünyasını bizlere gösteren ve mutlaka izlenmesi gereken 10 muhteşem film.
Hayvanları başrole koyan bu filmlerin bazıları kalbimizi sızlatırken bazıları ise bize onlar hakkında önemli bilgiler veriyor.
Hayvanların hikâyelerini beyaz perdeye aktarıp onların farklı yönlerini bizlere yansıtan filmler var. Bu filmlerden bazıları çok ünlüyken, kimileri ise tam bir keşfedilmemiş hazine.
İşte başrolünde hayvanların oynadığı ve mutlaka izlenmesi gereken 10 film…
1- Hachiko
2009 yapımı, yönetmenliğini Losse Hallström’un üstlendiği bu film, Japonya’da yaşanan gerçek bir hikayeden beyaz perdeye aktarılmıştır. İzleyen herkesi duygu seline sürükleyen bu film, Hachiko isimli köpek ve duygusal insanı arasındaki bağı anlatıyor. Hachiko her sabah işe gitmek için tren istasyonuna yürüyen duygusal insanı Parker’a eşlik edip, dönüş saatinde de onu karşılamak için istasyonda bekler. Hachiko bütün yıl sahibine bu şekilde eşlik edip beklerken bir gün Parker trenden inmez. O günden beri Hachiko hayatını kaybedene kadar her gün istasyonda Parker’ın gelmesini beklemeye devam eder. Hachiko, izleyiciye gerçek bir sevgiyi, duygusal insanına olan sadakatini ve aralarındaki bağı her ne kadar üzücü bir şekilde olsa da derinden hissettiriyor.
2- A Dog’s Life
Charlie Chaplin’in 1918 yapımı, pek de bilinmeyen bu önemli filmi, serserice gezinen bir adamın bir köpeği kurtararak ona arkadaşlık etmesiyle değişen hayatını anlatıyor. Chaplin filmde, diğer köpeklerin arasında kalan bir köpeği kurtarır ve birbirlerine arkadaşlık etmeye, hayat mücadelesini birlikte vermeye başlarlar. Chaplin için bu köpek artık onun hayatının bir parçası haline gelmiştir. Onu kıyafetinin içine dahi sokan Chaplinin gün gelir, köpek de onun hayatını farklı bir şekilde kurtarır. Film insan ile köpeğin tam bir ” yol arkadaşı” olmasını ve birlikte verdikleri hayat mücadelesini bir hikaye üzerinden izleyiciye anlatmıştır.
3- Gaav
1969 İran yapımı Dariush Mehrjui filmidir. İran yeni dalgası akımı bu film ile başlamıştır. Masht Hassan, yaşadığı köyde inek besleyen tek kişidir. İneğiyle arasında derin bir sevgi vardır, öyle ki ineğini çocuğu olarak görür. Aralarındaki bağı tüm köy bilir. Hassan bir gün köyden ayrılır ve inek o gün ölür. Tüm köy üzüntü içinde bu durumu ondan saklarlar. Hassan ineğinin öldüğünü öğrendiğinde ise adeta yıkılır ve ineğinin ahırında yaşamaya başlar, zamanla kendi gerçekliğini yitirerek kendini ineği sanar. Film, bir insanın bir hayvanı nasıl çocuğu gibi görüp sevebildiğini, yokluğunda yaşadığı derin acıyı çarpıcı bir şekilde gözler önüne sererek izleyen herkeste derin üzüntüler uyandırır.
4- Okja
2017 yapımı, Altın Palmiye adaylığı olan bu film, hayvan sömürüsünü gözler önüne seriyor. Küçük bir çocuk olan Mija, Miranda şirketinden gelen domuz Okja ile yakın arkadaş olur. Yapılan 10 yıllık anlaşma dolunca da şirket Okja’yı almak için gelir. Mija ise Okja’yı acımasızca sömürmek isteyenlerin elinden kurtarmak için zor bir mücadeleye girer. Film, insanlara bu şirketlerin hayvanları nasıl sömürdüğünü, onları hissedebilir bir canlı olarak değil ” satılan bir mal ” olarak gördüklerini çarpıcı bir şekilde göstererek güncel bir sistem eleştirisi yapmıştır. Sadece hayvanları sömürerek kar elde etmek isteyen bu sistemin kötülüklerini ve arka planda yaşananları görebilmek için kesinlikle izlenmesi gereken bir filmdir.
5- Kes
1969 yapımı bu filmde yaşıtları arasında dışlanmış, evde ise psikolojik ve fiziksel şiddete mağdur kalmış bir çocuğun kerkenez türünde bir kuşla tanıştıktan sonra değişen hayatını görüyoruz. Evin yakınlarında bulduğu kerkenez türü kuşu evcilleştirmek için türlü yollar arayan Billy, sonunda kerkenezi evcilleştirir ve adını Kes koyar. Kes ona yaşadığı bu dışlanmışlıkların arasında tekrar hayat buluyor. Kes onun sadece evcilleştirdiği bir kuş değil aynı zamanda da onu hayata tekrar döndüren bir dost olup, yaşadığı durumdan çekip çıkararak bir hayat ışığı oluyor. Billy artık ikili ilişkilerini minimuma indirip vaktinin çoğunu Kes ile geçiriyor. Billy ve Kes arasındaki bağ ise bize sevginin ve emeğin ne olduğunu, bir hayvanın dostluğunun aslında bizlere ne denli iyi geldiğini gösteriyor.
6- Kedi
2016 Türk yapımı kedileri anlatan bir belgesel filmdir. Bu belgesel, İstanbul’un olmazsa olmazı kedilerinin yaşamına bir ışık tutuyor. Sokakta yaşayan evsiz kedilerin verdiği yaşam mücadelesini, değişen ve betonlaşan şehirdeki hayatının ne denli zor olduğunu, kendilerine doğal bir yaşam alanı bulamamanın etkisiyle neler yaşadıklarını hayvanlar ile teması olan insanlar üzerinden izleyiciye anlatılıyor. Hem kedilerin hayatına, hem de betonlaşan İstanbul’un hayvanlara yaşattığı zorluklar değinilmiş. Belgeselde insanlar besledikleri kedilerle yaşadıkları anılarından, onlarla ilişkilerinden, onların zorlu hayatından bahsederek kedilerin bize anlatamadıklarını anlatmaya yardımcı olmuştur.
7- Wiener-Dog
2016 yapımı bu filmde bir köpeğin farklı hayatlardaki yolculuğunu görmekteyiz. Danny bir gün eve kanseri yenen oğluna arkadaşlık yapması için bir sosis köpeği sahiplenerek gelir fakat karısı Dina köpeğe bakmak ve onunla uğraşmak istemez, her seferinde ise onun değersiz olduğunu hissettirir oğluna. Çeşitli kurallar koyar ve tüm sorumluluğu da oğluna yıkar. Köpek ne yazık ki veterinerde tedavi olmak zorunda kalır fakat bu sefer de yolu bir veteriner hekim ile kesişmiş olur ve artık onun hayatına eşlik eder. Veteriner hekimin hayatına dahil olan bu köpek onlarla bir yolculuğa çıkarak Amerika’yı gezmeye başlar. Bu filmde bir köpeğin istenmemesi sonucu farklı hayatlara, yeni bir yola nasıl dahil olduğu, bu hayatlarda yaşadığı tüm üzücü ve yüreğimizi sızlatan olaylar, onun tüm hayat maceraları ve mücadelesi izleyiciye aktarılmıştır.
8- A Dog’s Way Home
2019 yapımı bu film izleyiciye sahibini bulabilmek için uzun bir yol kat eden köpeğin hikayesini anlatıyor. Lucas yıkılmış evin enkazından bir yavru köpeği kurtararak onu ev sahipleri istemediği halde hayatına dahil eder. Lucas, onu komşulardan bile saklayarak bu ailenin bir parçası haline getirmiştir. Gün geçtikçe köpeği saklamakta zorluk çeken Lucas ona çalıştığı hastanede gizlice bakmaya karar verir fakat burada da bir kontrol esnasında yakalandığı için üzülerek onu koruyucu aileye vermek zorunda kalır ve işte burada yolları ayrılır. Bu ayrılık hem Lucas’ı hem de köpek Bella’yı çok üzer. Lucas’dan asla ayrılmak istemeyen bu köpek evine ve Lucas’a kavuşabilmek için çok uzaklardan zorlu bir maceraya atılır. Köpek Bella’nın bu macerası izleyiciyi kimi zaman hüzünlendirip kimi zaman ise gülümseten bir maceradır. Bir köpeğin evine ne denli bağlı olduğu ve birlikte yaşadığı insanlara olan sevgisi bir macera üzerinden anlatılmıştır.
9- War Horse
2011 yapımı Steven Spielberg filmidir. Harika yetenekleri olan bir at ve ona bakan bir insanın arasındaki bağ ele alınmıştır. Eski savaş gazisi olan Tedd, tarlasını sürebilmek için bir at sahiplenir ve getirdiği bu muazzam ama bir o kadar da inatçı atına Albert adını verir. Albert’ın inatçı bir at olması Tedd’i zorlasa da, bu at Tedd’in hayatındaki zorlukları aşmasına yardımcı olmuş ve onun dostu haline gelmiştir. Aralarındaki akıl almaz bağ bu ikiliyi yol arkadaşı yapmış olsa da 1. Dünya Savaşı bu ikiliyi ayrı düşürmüştür. Her ne kadar ayrı düşmüş bile olsalar sevginin onları bağladığını trajik biçimde yürek burkarak izleyiciye sunan bir filmdir.
10- A Dog’s Purpose
2017 yapımı neşeli bir filmdir. Filmde ana karakter olan köpeğin sürekli bir amaç uğruna ve farklı hayatlara dokunabilmek için reenkarne olduğunu görüyoruz. Sürekli reenkarne olan bu köpek kimi zaman bir insanı koruyabilmek için, kimi zaman ona destek olabilmek için, kimi zamansa sadece saf bir sevgi için farklı insanların hayatlarına dahil oluyor. Dahil olduğu her hayatta farklı bir hikaye görüyoruz. İzleyicinin bazen gülümseyip kahkahalar atmasına sebep olurken bazen de gözlerini dolduran bu filmde, bir köpeğin dostluğunun insanlara ne gibi şeyler kattığını, bizlere bu sevginin ne kadar iyi geldiğini ve en kötü zamanımızda bile koşulsuz yanımızda olduklarını görüyoruz.
