in

‘Tehlikeli ırk ve melezleri’ denilen köpekler neye, kime göre tehlikeli?

Amerikan Pitbull Terrier, Dogo Argentino, Fila Brasilerio, Japanes Tosa, Amerikan Staffordshire Terrier ve Amerikan Bully ırkı köpekler,  ‘tehlike arz eden köpekler’ olarak isimlendirildi. Peki ‘Tehlikeli ırk ve melezleri’ denilen köpekler neye, kime göre tehlikeli?

“Tehlikeli ırk ve melezleri” hiç olmadıkları kadar gündemdeler. 14 Ocak 2022 tarihi yaklaşmaya başladıkça en çok konuşulan konulardan biri ise,  kanunda “tehlikeli ırk ve melezleri” olarak tanımlanan köpeklerin kısırlaştırılması.

“Tehlikeli ırk ve melezleri” için kısırlaştırma ve kayıt altına alma genelgesi 14 Aralık 2021 de yayınlandı ve 14 Ocak 2022 tarihine kadar süre verildi.  Genelge yayınlandıktan 8 gün sonra Gaziantep’de 4 yaşındaki kız çocuğu, ailesi tarafından bakılan ve kendisinin de birlikte oyunlar oynadığı pitbullardan biri tarafından yaralandı.

Asiye Ateş’i yaralamaktan Gaziantep Hayvan Hapishanesi’ne kapatılan bu iki pitbull, 4 yaşındaki Asiye Ateş’in oyun arkadaşı.

Pitbullar apar topar  Gaziantep barınağına (hayvan hapishanesine) kapatıldı. Bunu, yurdun dört bir yanından özellikle de AK Partili Fatma Şahin’in Belediye Başkanı olduğu Gaziantep’den gelen pitbull yaralamaları izledi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan çıkıp sokak köpeklerinin yerinin barınaklar (hayvan hapishaneleri) olduğunu açıkladı. Toplum sokaktaki köpekler dahil bu köpeklerin “tehlikeli ırk” olduğuna ikna edildi, bu ırkları evlat edinenler o kadar korktu ki, içlerinden bazıları evlatlarını kendi elleri ile barınaklara yani hayvan hapishanelerine teslim ettiler. Hamile olan bir pitbull köpeğin bebekleri kürtajla öldürüldü.

“Tehlikeli ırk ve melezlerini” evlat edinenler için çember giderek daraldı, mahalle baskısı arttırıldı. Zaman daraldıkça sosyal medyada, kanunun tanımladığı “tehlikeli ırk ve melezleri” grubuna giren köpek ırklarını maliyet yüzünden kısırlaştıramayanların evlatlarını sokaklara terk ettikleri haberleri paylaşılmaya başladı.

14 Ocak sürecinde sokağa terk edilen köpekleri kurtarmak için yaşam hakkına ve biçimine saygı duyan hayvan aktivistleri hareket geçti ve terk edilen “tehlikeli ırk ve melezleri” hem kısırlaştırıp hem evlat edindirmek için gece gündüz koşuşturuyorlar.

#14ocakuzatılsın etiketleri ile sürenin uzatılmasını isteyen ve seslerini sosyal medyadan duyurmaya çalışan hayvan aktivistleri, binin üzerinde Polonya Yahudisinin kurtarılmasında rolü olan Oskar Schindler gibi “tehlikeli ırk ve melezleri”ni kurtarmaya çalışıyor.

KÖPEKLER YETİŞTİRİLME ŞEKİLLERİNE GÖRE DAVRANIŞ SERGİLİYOR

Bu köpekleri “yasaklı ya da tehlikle ırk” diye sınıflandıran karar vericiler;  çene ve kas güçlerinin yüksek olmasını, yaralama esnasına insanlarından komut almayı bırakmasını ve saldırıya kolaylıkla son vermemesini gerekçe olarak öne sürmekteler. Oysa ki, yapılan incelemeler bu ‘yasak ırk ya da tehlikeli ırk’ olarak adlandırılan köpek ırklarının, tamamen yetiştirilme şekillerine göre davranışlar sergilediğini ortaya koyuyor. Kötü amaçlar için yetiştirilen köpeklere  “yasak ya da tehlikeli ırk” diyerek onları bu hale getiren insanları değil de köpekleri cezalandırmanın etik ve hukuki alt yapısı bir hayli sorunlu. “Tehlikeli ırk ve melezleri” olarak etiketlenen köpeklerin, gerçekte nasıl hayvanlar olduğuna birlikte bakalım.

Bugün Türkiye’de ‘tehlikeli ırk’ olarak lanse edilen köpekler, Amerika’da ‘çocuk bakıcısı’ olarak biliniyordu.

1# Pitbullar dadıyken bir anda nasıl oldu da “tehlikeli ırk” oldular?

1800’lerin başlarından günümüze kadar ABD’nin birçok bölgesinde pitbull cinsi köpekler “dadı köpek”  olarak bilinirdi. Köpekler bebeklerin ve çocukların hem güvenliğini hem de arkadaşlık ihtiyaçlarını sağlardı. Aileler çiftçilik yaparken köpekler çocuklarla ilgilenir, onlara yalnız olmadıklarını hissettirir ve arkadaşlık yapardı. Peki ne oldu da bu köpekler  “dadıyken” bir anda “tehlikeli ırk” oldu? Dünyanın başına gelmiş en büyük felaketlerden biri olan kişiliğinin sağlıksız boyutuna düşmüş olan düşük bilinçli insanlar yüzünden. Bu insanlar iyileştirilmedikleri ve “güçlü kişiliklerini” açığa çıkaramadıkları için bu köpeklerin güçlü olan yanlarını açığa çıkarrak kendi zayıflıklarını kapatmaya çalıştılar. Köpek dövüşleri düzenleyerek güç gösterisini bu köpekler üzerinden yapmaya başladılar. Para kazanmak da bu işin bonusu oldu. Yıllar boyunca, yasa dışı dövüşlerde kullanıldılar. Bu devlet adına hizmet etmek için seçilen vekiller ve atanan memurlar da bütün bunlara seyirci kaldılar. Pitbulları evlat edinenler, içindeki bu profiller yani kendi acizliğini, “köpeğin gücüyle” kamufle etmek isteyenler yüzünden, pitbullar bu coğrafyada “tehlikeli ırk” olarak görülmeye başladılar. Yine kötü örnek sayıca az olsa ve bunun sorumlusu da bu devlet adına hizmet etmeye seçilen vekiller ve atanan memurlar olduğu halde fatura bu köpeklere çıkarıldı.

2# Kendisini ailesine adamış, ailesinin sevgi dolu koruyucusu; Dogo Argentino

Dogo Argentino inanılmaz derecede güçlü bir kişiliğe sahiptir. Ailesinin sevgi dolu koruyucusudur, hem kibar hem serttir. Dahası ve en önemli özelliği, “kötü niyetli bir insan” tarafından saldırgan yetiştirilmedikleri sürece bir neden olmadan asla saldırma eğiliminde değildirler. Dogolar aile üyelerine yakın olmayı çok severler, hatta onlar için kendini ailesine adamış köpekler bile denilebilir. Çocuklarla ilişkileri iyidir. Oyuna düşkün olmalarıyla bilinirler. Enerjilerini atmaları ve rahat uyumaları için günde en az 30 – 40 dakika kadar oyun oynamaları gerekir. Karakter özelliklerini yetiştirilme tarzı belirler. Kötü amaçlar peşinde koşan “düşük bilinçli  insanlar” tarafından dövüş köpeği olarak yetiştirilirlerse son derece agresif ve saldırgan olabilirler. Bu özellikleriyle Pitbulla benzetilen köpekler normalde son derece cana yakın ve uyumludurlar. Bu açıdan baktığımızda sizce “tehlikeli ırk” olarak adlandırılması gerekenler onlar mı yoksa “düşük bilinçli insanlar” mı?

3# Fila Brasilerio’lar sıkı yol arkadaşıdırlar

Her zaman sadakati ve bütün aileye sahip çıkmasıyla öne çıkmıştır. Bu özelliğinden dolayı evlat edinilme oranı yüksektir. Çocuklarla arası iyidir. “Tehlikeli ırk” anılması yine kötü amaçlı insanlar tarafından saldırganca yetiştirilmesinden dolayıdır. Küçüklükten itibaren sevgi ve şefkatle eğitilmiş Fila Brasilerio’lar sıkı bir yol arkadaşıdır.  Kötü amaçlar güden insanlar tarafından yıllarca manipüle edilmiş olan bu hayvanların yaşam hakkına daha ne kadar tecavüz edilecek, merak ediliyor.

4# Japanes Tosa, aile bireyleriyle sosyal ilişkileri çok kuvvetli can yoldaşlarıdır.

Japanse Tosa cinsi köpekler, eğitilebilir ve zekidirler. Güçlü yapıları ve cesur bir karakterleri vardır. Düşük bilinçli insanlar tarafından uzun yıllardır saldırgan bir şekilde dövüş köpeği olarak eğitildiklerinden “tehlikeli ırk “ sınıfına girmişlerdir. Oysa ki sevgiyle ve şefkatle büyütüldüklerinde itaatkar yapılarıyla aile bireyleriyle sosyal ilişkileri çok kuvvetli can yoldaşlarıdır.

5# Amerikan Staffordshire Terrier; tam bir aile köpeği…

American Staffordshire Terrier, görüntüsünün aksine tam bir aile köpeğidir. Oldukça ılıman ve sakindir. Gücünü yalnızca sahibini korumak için sergiler. Çocuklar ile inanılmaz iyi anlaşırlar. Bu da çocuklu aileler için mükemmel can yoldaşı olacağını göstermektedir. American Staffordshire Terrier, karakteri gereği aşırı hareketli ve enerjik bir köpektir. İnsanı ile oyunlar oynamaya bayılır. American Staffordshire Terrier görüp görebileceğiniz en iyi huylu ve ılımlı köpeklerdir. Pitbull ile aynı aileden gelirler. Doğuştan agresif ve saldırgan köpekler değillerdir. Günümüzde kötü amaçlar için saldırgan şekilde yetiştirildiklerinden “tehlikeli ırk” olarak listeye alınmışlardır.

6# Amerikan Bully’lerin çocuklarla arası son derece iyidir

İyi huylu köpekler arasında kendinden en çok söz ettiren dost canlısı köpeklerdir. İri yapılı bir köpek olmasına rağmen çocuklar ve ailenin diğer bireyleriyle arası iyi olan can yoldaşlarıdır. Karakter özelliklerini yetiştirilme tarzı belirler. Kötü amaçlar peşinde koşan “düşük bilinçli  insanlar” tarafından dövüş köpeği olarak yetiştirildikleri için günümüzde “tehlikeli ırk” olarak anılmaktadırlar.

SORUMLUSU İNSANKEN NEDEN BU KÖPEKLER BEDELİNİ CANLARIYLA ÖDÜYOR!

Madem bu köpekler “tehlikeli” neden ülkeye girişine izin verildi? Neden üretimi ve satışına müsade edildi? Müsade edildiyse, bu köpeklerin evlat edinilmesi ve evlat edinenlere ilgili şartlar neden belirlenmedi? Evlat edinilen bu köpeklerin takibi neden yapılmadı?  Sorumlusu insanken faturayı ödemesi gereken neden bu köpekler?  Kötü amaçlar güden insanlar tarafından yıllarca manipüle edilmiş olan bu köpeklerin yaşam hakkına daha ne kadar tecavüz edilecek? 

İLGİLİ KANUN MADDESİ

9 Temmuz 2021 tarihinde kabul edilen Hayvanları Koruma Kanunu ile Türk Ceza Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 15. Maddesi ile 5199 sayılı Kanuna eklenen geçici madde, “tehlike arz eden” diye sınıflandırılan köpeklerin yazgısını değiştirdi.

 “GEÇİCİ MADDE 3 – 14 üncü maddenin birinci fıkrasının (1) bendi uyarınca, tehlike arz eden hayvanların belirlenmesine ilişkin Bakanlıkça yapılacak düzenleme yürürlüğe konuluncaya kadar; Pitbull Terrier, Japanese Tosa, Dogo Argentino, Fila Brasilerio türlerini veya bunların melezlerini üreten, sahiplenen, sahiplendiren, barındıran, besleyen, takas eden, sergileyen, hediye eden ve bunların ülkemize girişini, satışını ve reklamını yapana hayvan başına on bir bin Türk lirası idarî para cezası verilir. Bu hayvanlara el konulur ve bu hayvanlar belediyeler tarafından hayvan bakımevine götürülür.

Birinci fıkra kapsamına giren hayvanları bu madde yürürlüğe girinceye kadar sahiplenmiş olanlardan, maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren altı aylık süre içinde hayvanlarını kısırlaştıran ve buna dair belgeyle birlikte Bakanlığa başvurarak veri tabanına kayıt ettirenler hakkında, birinci fıkrada veya 28 inci maddenin birinci fıkrasının (j) bendinde öngörülen idari yaptırım hükümleri uygulanmaz. Kısırlaştırma işlemi için maddenin yürürlüğe girmesinden önce gebe kalmış hayvanların doğum yapması, yavruların dört aylık olması beklenir. Bu hayvanların ölümü halinde Bakanlığa bilgi verilir ve kayıttan düşürülür.

Kısırlaştırılan ve kayıt altına alınan bu hayvanlar kayıt belgesiz, ağızlıksız ve tasmasız olarak dolaştırılamaz, halkın yoğun olarak bulunduğu yerler ile çocuk oyun alanları ve parklarına sokulamaz. Ağızlık ve tasma takma zorunluluğu ile halkın yoğun olarak bulunduğu yerlere ve çocuk oyun alanları ve parklarına girme yasağı maddenin yürürlüğe girmesiyle birlikte uygulanmaya başlanır. Bu fıkra hükümlerine aykırı hareket edenlere, on bir bin Türk lirası idarî para cezası verilir. Bu fıkrada belirtilen yasaklara aykırılığın tekrarı halinde, idarî para cezası verilir ve hayvanlara el konulur ve hayvan, konulabileceği bakımevi bulunan en yakın belediye tarafından hayvan bakımevine götürülür. Bu madde kapsamında hayvan sahibi olanlar, hayvanlarını en yakın bakımevine bırakabilirler. Bu hayvanların sokağa terki halinde otuz bin Türk lirası idarî para cezası verilir. Yerel yönetimler tarafından kurulan hayvan bakımevleri, bu madde uyarınca teslim edilen hayvanları kabul etmek zorundadır. Bu Kanun uyarınca çıkarılacak yönetmelikler, Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren altı ay içinde yürürlüğe konulur.”

Otizmli gencin köpeğini Pitbull sanıp öldürdüler

Kıvanç Tatlıtuğ pitbull evlat edindi