Dişi köpek evlat edindiyseniz ve ona nasıl bakacağınız hakkında bilginiz yoksa, Dişi köpek bakımı, beslenmesi ve dişi köpeğin süreçlerini genel itibariyle inceleyelim.
Dişi köpeklerin erkek köpeklerden en büyük farkı tahmin edilebileceği gibi doğum yapmalarıdır.
Doğum yapan bütün canlılarda olduğu gibi dişi köpeklerde de belli başlı döngüler gerçekleşmektedir.
Doğum süreci, dişi köpekleri duygusal değişim dönemine de sokmaktadır.
DÜZENSİZ DÖNGÜLER
Çoğu dişi köpeğin, ilk östrus (erkeği kabul etme durumu) döngüsü 6 aylıkken başlar. Önümüzdeki birkaç yıl boyunca, çürümedikçe, köpek yılda yaklaşık iki kez östrusun içinden geçecektir, ancak bazı ırklar sadece yıllık olarak döngüye girer ve daha küçük ırklar yılda üç kez dönebilir.
Köpek yaşlandıkça, döngüsü daha düzensizleşir, ama insan dişilerde olduğu gibi tamamen durmazlar. Yani menopoza girdikleri söylenemez.
DİŞİ KÖPEK ÖSTRUS DÖNGÜSÜ
Bir köpeğin öfkesi veya ısısı döngü iki ve üç hafta arasında sürer ve üç aşamaya ayrılır.
Proestrus, ilk aşama, köpeğin kanaması geçirdiği zamandır. İkinci veya östrus, yumurtlama ovulasyon meydana geldiğinde ve köpek hamile kalabiliyor. Üçüncü aşama, diestrus, hormonun söz konusu olduğu sürece, köpeğin hamile olup olmadığına bakılır.
AZALTILMIŞ DOĞURGANLIK
Daha yaşlı bir köpek gebe kalırsa, genç bir hayvandan çok daha küçük bir çöplük ya da gençliğinde olduğu kadar çok yavru doğuracaktır. Amerikan Kennel Kulübüne göre, 5 yaşından sonra, köpek ırklarının çoğu, çöp başına daha az yavru üretirler.
Küçük ırklar bir istisnadır, ancak küçük cins köpekler, orta veya büyük ırklara göre, çöp başına daha az kukla üretirler. Doğurganlığın azalmasıyla ilgili diğer belirtiler arasında düşük gebelik oranlarına ve daha sık yavru köpek ölümlerine yer verilmektedir.
HAMİLE VE EMZİREN DİŞİ KÖPEKLERİN BESLENMESİ
Hamile köpekler veya emziren köpekler fazla enerji harcadıkları için beslenme ihtiyaçları oldukça yüksektir.
Hamileliğinin beşinci haftasından sonra, anne karnındaki yavrular büyüdükçe köpeğinizin enerji ihtiyacı her hafta %10 artacaktır. İlave besinlere ve enerjiye ihtiyaç duyacağından, doğum yapana kadar bu gıdanın miktarını her hafta %10 artırmalısınız.
Aynı zamanda yaşadığı fiziksel dönüşüm nedeniyle yeme yeteneği de kısıtlanabilir, bu yüzden ihtiyacı olan besinleri alamaz veya sindiremez. Çözüm, enerji içeriği yüksek, kolay sindirilebilen bir mamaya geçiş yapmaktır.
Emzirme döneminde ise besledikleri yavru sayısına, cinsine, yaşına göre yine değişiklik gösterecektir. genel olarak bu dönemde kalori yoğunluğu yüksek olan besleyici, dengeli yemler verilmelidir. Emziren dişilerin yemleri 2-3 öğünde olacak şekilde verilmelidir.
DİŞİ KÖPEĞİN KISIRLAŞTIRILMASI
Pek çok veteriner hekim, kısırlaştırmanın sadece hayvan nüfusunu kontrol etmeye yaramadığını aynı zamanda onları daha dost canlısı ve birlikte yaşamayı kolaylaştırıcı etkisi olduğunu söylemektedir.
Kısırlaştırılmış dişi köpekler daha rahatlamış, kısırlaştırılmış erkekler daha az gürültücü ve diğer erkek köpeklerle dalaşmaya daha az meyilli olurlar. Tüm bunların yanı sıra kısırlaştırma sağlık açısından da faydalıdır. Dişilerde üreme organları ve meme bezi kanseri riski en aza inmektedir.
Kısırlaştırma, rahmin ve yumurtalıkların cerrahi işlem ile alınmasıyla yapılmaktadır. Genellikle altı aydan sonra yapılmaktadır.
Önemli cerrahi girişimlerden birisidir ve genel anestezi altında gerçekleştirilir. Genellikle bir gece hospitalize edilmesi gerekebilir. Komplikasyonlar çok nadirdir ve tam iyileşme normalde iki hafta içinde tamamlanmaktadır.
KISIRLAŞTIRILMIŞ DİŞİ KÖPEK BESLENMESİ
Köpeklerde kısırlaştırmanın tek dezavantajı da köpeklerin metabolizma hızının ve buna bağlı olarak bazı hayvanlarda fiziksel aktivitenin düşmesiyle kısırlaştırılmış köpeklerin kilo almasına hatta obeziteye neden olabilmesidir.
Kısırlaştırılmış dişi köpekler, kısırlaştırılmış erkek köpeklere göre oluşabilecek problemlere daha yatkındırlar. Kısırlaştırma sonrası beslenme düzeninin veteriner hekim tarafından oluşturulması daha sağlıklı olacaktır. Lif oranı açısından yüksek değerli besinlerin tüketilmesi önerilmektedir.
KÖPEKLER MENOPOZA GİRER Mİ?
Köpeklerin östrüs döngüsüne bakarak “Dişi köpekler menopoza girer mi?” sorusunun cevabının evet olduğunu düşünebilirsiniz. Ancak durum sanıldığından çok daha farklıdır ve köpeklerde menopoz meydana gelmez. Kısırlaştırılmamış olan dişi köpekler hayatlarının sonuna kadar yılda bir ya da iki defa kızgınlık dönemine girer.
Yaşlı köpeklerde kızgınlık dönemi sayısı arttıkça piyometra görülme riski de artmaktadır. Piyometra, hayatı tehlikeye atabilecek ciddi bir rahatsızlıktır. Köpeklerde piyometra belirtileri görüldüğü zaman vakit kaybetmeden veteriner hekime danışmak gerekir. Piyometra rahimde meydana gelen bir enfeksiyondur, vajinal kanamaya neden olur. Bu durum köpeğe bakım sağlayan kişiler tarafından genellikle kızgınlık döngüsüyle karıştırılabilir.
Köpeğin bakımını sağlayan duygusal insanı kısırlaştırılmayan köpeğin ne kadar sıklıkla kızgınlığa girdiğini anlayamayabilir. Bir sene boyunca vajinal kanama olmadığında da köpeklerinin menopoza girdiğini düşünebilirler.
Ancak kısırlaştırılmamış yaşlı köpekler, genç köpekler kadar sık kızgınlığa girmezler. Kızgınlık dönemleri arasındaki süre giderek artar ancak bu menopoza girdikleri anlamına gelmez. Bu nedenle “Köpekler kaç yaşında menopoza girer?” sorusunun bir cevabı yoktur.
Köpeklerde vajinal kanama sadece kızgınlıktan ya da piyometradan kaynaklı olmaz. İdrar yolları enfeksiyonu, mesane taşı, mesane kanseri, rahim kanseri, tümörler ve göze çarpmayan diğer rahatsızlıklar vajinal kanamaya yol açabilir. Kanamalar özellikle idrara çıkarken ya da uzun süre yattıktan sonra görülebilir.